Haber

Çocuklarda alerji kontrolünde en büyük sorumluluk ailelere düşüyor.

Bayındır Söğütözü Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Müge Toyran, alerjik reaksiyonların ortaya çıkmasında kişilerin genetik yapılarıyla gelen kalıtsal bir yatkınlığın bulunduğunu söyledi.

Bayındır Sağlık Grubu’ndan yapılan açıklamaya göre insan vücudu, bağışıklık sistemi sayesinde yapısında bulunmayan yabancı unsurlara karşı savaşıyor. Ancak bazı bireylerde bağışıklık sistemi, vücuda zarar vermeyen ve diğer insanların bağışıklık sisteminin tepki vermediği bazı maddeleri düşman olarak algılayarak onlara saldırır.

Bu saldırı sırasında bağışıklık hücrelerinin salgıladığı maddeler, kaşıntılı döküntülerden şoka kadar birçok semptomun ortaya çıkmasına neden olabilir ve bu duruma alerji denir.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Bayındır Söğütözü Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları ve Çocuk Alerji Uzmanı Prof. Dr. Müge Toyran, alerjik reaksiyonların ortaya çıkmasında kişilerin genetik yapılarıyla gelen kalıtsal bir yatkınlığın bulunduğunu belirtti. Toyran, “Ancak alerjiye yatkınlığı olan her bireyde gelişmez. Anne karnında ve doğum sonrasında etkileşime giren çevresel koşullar da alerjinin ortaya çıkmasında rol oynar. Beslenme, sigara ve hava kirliliğine maruz kalma, doğal hayata uygun düzeyde maruz kalma.” Erken yaş, bazı viral enfeksiyonlara erken yaşta maruz kalma.” “Alerjenlere maruz kalma, onlarla temas gibi çeşitli faktörler alerjinin ortaya çıkmasında rol oynuyor.” İfadelerini kullandı.

Çocuklarda sık görülen alerjik hastalıklar

Alerjinin çocuklarda çok farklı klinik tablolarla kendini gösterebildiğini belirten Toyran, “Hava yolu alerjenlerine (ev tozu akarları, polenler, hayvan epiteli, küf mantarları vb.) karşı duyarlılığı olan çocuklarda astım, alerjik rinit gibi hastalıklar görülebilmektedir. ve atopik dermatit. Yiyeceklere alerjisi olanlar.” Çocuklarda şoka neden olabilecek atopik dermatit, gastrointestinal sistem semptomları (özofajit, proktokolit vb.) ve anafilaksi ortaya çıkabilir. Ayrıca arı zehirine alerjisi olan çocuklarda anafilaksi gelişebilir. Bazı ilaçlar çocuklarda kolay deri döküntülerinden anafilaksiye kadar değişen alerjik reaksiyonlara neden olabilir. “Neden olabilir?” Bir açıklama yaptı.

Bu belirtiler alerjik bir hastalığın habercisi olabilir

Prof. Dr. Toyran, alerjik hastalıkların vücutta hemen hemen her sistemin belirtilerini gösterebileceğini belirterek, şöyle konuştu:

“Deride kabarık plaklar şeklinde kaşıntılı döküntüler (kurdeşen/ürtiker) ve egzama benzeri yaralar en sık görülen belirtilerdir. Solunum sisteminde burun akıntısı, kaşıntı, üst solunum yollarında tıkanıklık, hapşırma, nefes darlığı alt solunum yollarında öksürük, göğüs ağrısı, antrenmanla çabuk yorulma Gastrointestinal sistemde kusma, ishal, kanlı kaka, yemek yerken yutma güçlüğü, sıkışmışlık hissi, besin reddi gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Daha ağır bir durum olan anafilaksi Birden fazla sistemin katılımıyla ortaya çıkan ve hayatı tehdit edebilen, alerji sonucu da ortaya çıkabilen bu belirtiler, “Ancak bu belirtiler sadece alerjik hastalıklarda görülmez, birçok hastalığın belirtisi de olabilir. Alerjik bir hastalığa bağlı olup olmadığının anlaşılması için hastaların detaylı öykü ve muayene ile değerlendirilmesi, ardından gerekli tetkiklerin yapılması gerekiyor.”

Başka hastalıklara ait olabilecek semptom ve muayene ve tetkik bulgularının olmaması durumunda alerjik hastalıklardan şüphelenildiğini belirten Toyran, “Alerjik hastalıkların tanısı için cilde uygulanan alerji testleri, alerji testleri gibi testlerden yardım alınır. Kanda incelenen solunum fonksiyon testleri. Bazı durumlarda alerjiyi gösteriyor.” Alerjiye neden olan maddenin düşük dozda ve reaksiyona müdahale edebilecek koşullar altında çocuğa verilmesi ve izlenmesi durumunda provokasyon testleri uygulanır. sözlerini kullandı.

Düzenli takip ve tedavi ile mutlu bir çocukluk geçirmek mümkündür.

Müge Toyran, çocuklarda alerjik hastalıkların tedavisinin, alerjiye neden olan şeylerden kaçınmak, belirtilerin ortaya çıkmasını azaltıcı önlemler almak, koruyucu ilaçlar kullanmak ve belirtiler ortaya çıktığında ilaçla tedavi etmekten ibaret olduğunu vurguladı ve şöyle devam etti:

“Alerjik hastalıkların birçoğunda hastalığı ortadan kaldıracak bir tedavi formülü yoktur. Ancak bu hastalıkların bir kısmı çocuk büyüdükçe doğal olarak ortadan kalkacaktır. Burada önemli olan nokta, hastalık devam etse bile alerjik hastalığı olan çocuklar, eğer tedavi edilirlerse sağlıklı kalacaklardır. İlaçlarını düzenli kullanın ve alması gereken önlemlere dikkat edin.” ve aktif bir hayat yaşayabilirler. Alerjik hastalıklar iyi tedavi edildiğinde çocuklar keyifli, canlı ve verimli bir yaşam sürdürebilirler. Alerjik hastalıkların tedavisinde hastalığın seyrini değiştirebilme özelliği olan tek tedavi aşı tedavisidir. Bu tedavi yöntemi, önce haftada bir, sonra ayda bir olmak üzere 4 ila 5 yıl kadar sürer. Düşük doz alerjenin vücuda enjeksiyonu şeklinde uygulanır. Ayrıca her gün dil altına uygulama şeklinde bir işlem de bulunmaktadır. Tedavi sonunda hastaların önemli bir kısmında alerjene karşı tepkisizlik, yani alerjenle karşılaştıklarında semptom kalmaması yaşanıyor. Ancak bu tedavi her hastalığa ve her hastaya uygundur. için uygun değildir. Uygun hasta seçimi önemlidir.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu